araflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacı yüklenicinin edimini yerine getirerek inşaatı bitirdiğini, sözleşmeye göre binadaki B Blok 1, 12, ve 13 nolu meskenlerin davacıya verilmesi gerektiğini, ancak bu dairelerin davacıya devredilmediği gibi tapudan üçüncü şahıslara satışının yapıldığını ileri sürerek, dava konusu bu üç bağımsız bölümün bedellerinin tespiti ile davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir…. İhtiyati tedbirin şartlarını düzenleyen 6100 sayılı HMK'nın 389/1. maddesine göre, "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." İhtiyati tedbir, bu madde hükmü uyarınca kural olarak kendisi çekişmeli olan, bir diğer ifade ile davacının üzerinde ayni hak iddia ettiği malların üçüncü kişilere devrinin engellenmesi amacını güder. Bir alacağın güvence altına alınması için öngörülen geçici hukuki himaye yolu ise İİK'nın 257 vd. maddelerinde düzenlenen ihtiyati haciz olup, bununla mal üzerinde bir ayni hak iddiası ileri sürülmemekte, malın üçüncü kişiye devrine engel olunmamakta, bunun yerine alacağın o malın satış bedelinden karşılanması ve malın devri halinde haczin, devralana karşı da dermeyan edilebilmesi imkânı sağlanmaktadır. Bu durumda mahkemece, uyuşmazlık konusu olmayan taşınmaz üzerine Kanun'un açık hükmüne aykırı şekilde tedbir kararı verilmesi doğru olmadığından, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir….

image_pdfimage_print
Bu içerik sadece üyelere özeldir. Üyelere özel içerikleri görebilmek için lütfen üye olun
Üye Ol
image_pdfimage_print